IHLARA KANYONU AVANOS ÇAT VADİSİ HACIBEKTAŞ DOĞA YÜRÜYÜŞÜ

ZİRVE DAĞCILIK VE DOĞA SPORLARI KULÜBÜ
Faliyetlerimize katılım için etkinlik linkini tıklamak yeterli değildir. Katılmak isteyenler kesin kayıt için ekte ismi yazılı görevli arkadaşlardan herhangi birini arayarak isimlerini yazdırmak zorundadır. Kayıt yaptırmadan gelinmesi halinde araçta boş yer yok ise kayıt yaptırmış olanlara öncelik verilecektir. Kayıt yaptırıp gelemeyenler ise uyarılacak ve ikinci tekrarında bir daha etkinliğe kabul edilmeyecektir. Araç saatinde hareket edecektir. Dolayısıyla hareket saatinden en az 10 dakika öncesinde araç hareket noktasında olalım.
IHLARA PROĞRAM DETAYI:
1.GÜN CUMARTESİ (28 NİSAN 2018)
Mersin Zirve Dağcılık Kulübü olarak 28 Nisan 2018 Cumartesi günü sabah saat 06:00 da Mezitli Belediyesi önünden saat 06:30 da Dumlupınar Lisesi önünden Aksaray’a hareket edilecektir. Sabah saat sekiz gibi DEMİRELLER tesislerinde 20 dakikalık kahvaltı ve ihtiyaç molasından sonra Ihlara Kanyonuna doğru yola devam edilecektir. Saat 10:30 gibi yürüyüş başlangıç noktası olan Ilı suda araçlardan inilerek 16 km lik bitki örtüsü, kilise ve şapelleriyle doğa, tarih, sanat ve kültür olgusunun bir arada buluştuğu ,dünyanın ikinci büyük kanyonu olarak Kapadokya’nın doğa harikası Ihlara kanyonunu yürüyeceğiz. Rehberin uygun göreceği yerde öğle yemeği (isteyen sıkma börek) yiyebilecektir. Öğleden sonra saat 16:00 gibi ıhlara kanyonu yürüyüşü tamamlandıktan sonra araçlarımızla Nevşehir Avanos ta bulunan on beş eski Avanos taş evlerinin birleştirilmesi yapılmış butik SOFA Hotele gidilecektir. Yaz ve kış turizminin ortak noktası Nevşehir’in Avanos ilçesinde konumlanan Sofa Hotel, doğanın sanatçı elleriyle şekillendirdiği uçsuz bucaksız kaya oluşumları ve tarihi miraslarıyla iç içe huzurlu bir konaklama imkanı sunuyor. İkişer ve üçer kişi kalacak şekilde belirlenmiş 25 adet iki kişilik, 2 adet de üç kişilik odalarımıza yerleşip duş dinlenme ihtiyaçları sonrasında isteyen Türk gecesinde eğlenecek, Türk gecesine katılmayacaklarda akşam Avanos sokaklarını gezebilecek, Kızılırmak nehrini turlayabilecektir.
2.GÜN : PAZAR (29 NİSAN 2018)
GÜZEL ATLAR ÜLKESİNİN UNUTULMUŞ VADİSİ ÇAT/GÜVERCİNLİK
29 Nisan Pazar gün sabah saat 08:00 da kahvaltı yapıldıktan sonra saat 09:00 Hotelden ayrılarak Çat vadisi yürünecek; sonrasında Hacıbektaş’a hareket edilecektir.
Güzel ülkemin Güzel Atlar Ülkesi Kapadokya; rüzgarın özene bezene işlediği peribacalarıyla, trajedi kokan yeraltı şehirleriyle, bin bir zahmetle kayalara oyulmuş kiliseleri ve manastırlarıyla ve milyonlarca yıllık doğa harikası kayalarıyla parıldarken arkada keşfedilmeyi bekleyen derin bir vadi vardır. Yapayalnızdır bu vadi. Unutulmuştur.
3 – 5 bin kadar güvercinlik vardır bu vadide ve 7 kilometre uzunluğundadır. Çevresi tıpkı Kapadokya’daki gibi milyonlarca yıllık zarif volkanik kayaçlarla kaplıdır. Kayaların içlerindeyse keşişlerin barındığı manastırlar, kiliseler vardır. Ama yine de yalnızdır işte. Çünkü Kapadokya’nın parıldayan güzelliğinin ardında gölgede kalmış, unutulup gitmiştir adeta.
Bu unutulmuşluğa bakıp aldanmamak gerekir. Çünkü vadi oldukça merkezi bir yerdedir. Çat kasabası Nevşehir’e 7 km mesafede, vadi de kasabaya bir kaç kilometre mesafede bulunur. Öyle kuş uçmaz kervan geçmez bir yerde değildir yani. Bu birkaç kilometrelik mesafeden sonra vadi yürüyüşünüz oldukça tepe bir noktadan başlar. Ve bu noktadan Çat Vadisi karşınızda birden arz-ı endam ediverir. Bu manzara, güzelliği öyle bir işlemiştir ki kendini saatlerce bile keyifle izlettirebilir. Bir an için manzarayı bırakıp sağınızdaki tarlaya doğru yürüdüğünüzde epitopu birkaç metre uzunluğunda olan oldukça kısa bir tahta köprü görürsünüz. Bu köprü, iki yakanın vadinin başlangıcında birkaç metre kadar birbirine yaklaştığının ispatıdır. Ve siz daha vadiye inmeden anlarsınız dar bir vadinin sizi beklediğini. Vadiye inmek için aşağıya doğru inen yolu takip edip merdivenleri kullanmamız gerekir. İnerken de oldukça dikkatli olmalısınız çünkü merdivenler oldukça diktir. O zaman da dik bir vadinin sizi beklediğini anlarsınız. Daha inmeden, vadi size kendini bir tahta köprüyle, bir merdivenle tanıtır böylece.
İndiğinizde görkemli bir güzellik bekler sizi. Kayalara oyulmuş binlerce güvercinlik, vadinin ortasından akan ince bir dere, peribacaları, söğüt ağaçları, kuş sesleri ve rengarenk kelebekler.
Yürüyüşünüze başladığınızda vadiyi ortalayarak akan dere her ne kadar yazın ince bir su şırıltısına dönüşse de yol boyunca size eşlik etmeyi ihmal etmez. Serin suları, yürüyüp yorulunca ayaklarınızı dinlendirmeye bire birdir.
Vadinin 3 ya da 4. kilometresi civarında demir merdivenlerle çıkılan güvercinlik tıpkı bir ev gibi tasarlanmıştır. Merdiveni tırmandığınızda şaşırıp kalırsınız. İki katlı, iki odalıdır çünkü. Odalarından biri salon olsa gerek diye düşünebilirsiniz bile. Çünkü nereden baksanız 10 metrekare vardır. Odanın duvarları tıpkı bir duvar kağıdı gibi aşı boyalı süslemelerle bezelidir. Diğer küçük oda ise 2 metrekare kadardır. Üst kata işte bu odadan çıkılır.
Güvercinliği olmayana kız vermezlermiş
Bir zamanlar Çat kasabasında güvercinliği olmayana kız vermezlermiş. Yine geline verilen en kıymetli hediyeler arasında güvercinlikler bulunurmuş. Yani Çat’ın en önemli kültürel unsurlarından birisiymiş güvercinlikler. Roma İmparatorluğu zamanından kalmış bu kültür mirası. Zaman içinde biraz değişse de, 700 lü yıllardan bu yana aynen kalmış. Çünkü bölgede bulunan bağların verimini en fazla artıran şey güvercin gübreleriymiş. Kolayca oyulabilen volkanik kayalara 5-10 metrekare büyüklüğünde güvercinlikler yapılırmış. En küçük güvercinlik 100 güvercin alabilirmiş. Güvercinlikler yüksek yerlere yapılırmış, kenarları da yumurta akları ve alçıyla sıvanırmış ki insanlar ve yabani hayvanlar erişemesin. Güvercinlerin bu kadar korunmasının nedeni ise; güvercin gübrelerinin bölgede bulunan bağların verimini çok arttırmasıymış.
Kapadokya adının köken olarak Katpatuka’dan geldiği düşünülüyor. Katpatuka ise Pers dilinde Güzel Atlar Ülkesi anlamına geliyor.
HACI BEKTAŞ (Nevşehir)
13. yy.da yaşamış büyük düşünür Hacı Bektaş Veli 1948 tarihli Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi ile örtüşen insan, evren ve Tanrı sevgisine ve hoşgörüye dayalı öğretileri bugün yalnızca Anadolu’da değil Balkanlar ve Orta Doğu’da da varlığını sürdüren Bektaşilik tarikatının temellerini oluşturan Hacı Bektaş gezilerek etkinliğimiz tamamlanacaktır.
29 Nisan Pazar gece 22:00 gibi Mersinde olunacaktır.
Katılımcı sayısı 44 ile sınırlı olup katılmayı düşünen arkadaşlarımız bir an önce kayıtlarını yaptırmaları gerekmektedir. Kayıt sırasında araç ve hotel için 100 TL kaparo alınacaktır.
Kanyon girişleri ücretli olup müze kartlarının yada iş bankası kredi kartlarının bulundurulması,
Yol ücreti otel ve kahvaltı ücreti kulübe ait olup diğer giderler katılımcılara ait olacaktır.
Otel yol ücreti yaklaşık 180 TL hesaplanmıştır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

ZİRVE DAĞCILIK VE DOĞA SPORLARI KULÜBÜ
Faliyetlerimize katılım için etkinlik linkini tıklamak yeterli değildir. Katılmak isteyenler kesin kayıt için ekte ismi yazılı görevli arkadaşlardan herhangi birini arayarak isimlerini yazdırmak zorundadır. Kayıt yaptırmadan gelinmesi halinde araçta boş yer yok ise kayıt yaptırmış olanlara öncelik verilecektir. Kayıt yaptırıp gelemeyenler ise uyarılacak ve ikinci tekrarında bir daha etkinliğe kabul edilmeyecektir. Araç saatinde hareket edecektir. Dolayısıyla hareket saatinden en az 10 dakika öncesinde araç hareket noktasında olalım.
IHLARA PROĞRAM DETAYI:
1.GÜN CUMARTESİ (28 NİSAN 2018)
Mersin Zirve Dağcılık Kulübü olarak 28 Nisan 2018 Cumartesi günü sabah saat 06:00 da Mezitli Belediyesi önünden saat 06:30 da Dumlupınar Lisesi önünden Aksaray’a hareket edilecektir. Sabah saat sekiz gibi DEMİRELLER tesislerinde 20 dakikalık kahvaltı ve ihtiyaç molasından sonra Ihlara Kanyonuna doğru yola devam edilecektir. Saat 10:30 gibi yürüyüş başlangıç noktası olan Ilı suda araçlardan inilerek 16 km lik bitki örtüsü, kilise ve şapelleriyle doğa, tarih, sanat ve kültür olgusunun bir arada buluştuğu ,dünyanın ikinci büyük kanyonu olarak Kapadokya’nın doğa harikası Ihlara kanyonunu yürüyeceğiz. Rehberin uygun göreceği yerde öğle yemeği (isteyen sıkma börek) yiyebilecektir. Öğleden sonra saat 16:00 gibi ıhlara kanyonu yürüyüşü tamamlandıktan sonra araçlarımızla Nevşehir Avanos ta bulunan on beş eski Avanos taş evlerinin birleştirilmesi yapılmış butik SOFA Hotele gidilecektir. Yaz ve kış turizminin ortak noktası Nevşehir’in Avanos ilçesinde konumlanan Sofa Hotel, doğanın sanatçı elleriyle şekillendirdiği uçsuz bucaksız kaya oluşumları ve tarihi miraslarıyla iç içe huzurlu bir konaklama imkanı sunuyor. İkişer ve üçer kişi kalacak şekilde belirlenmiş 25 adet iki kişilik, 2 adet de üç kişilik odalarımıza yerleşip duş dinlenme ihtiyaçları sonrasında isteyen Türk gecesinde eğlenecek, Türk gecesine katılmayacaklarda akşam Avanos sokaklarını gezebilecek, Kızılırmak nehrini turlayabilecektir.
2.GÜN : PAZAR (29 NİSAN 2018)
GÜZEL ATLAR ÜLKESİNİN UNUTULMUŞ VADİSİ ÇAT/GÜVERCİNLİK
29 Nisan Pazar gün sabah saat 08:00 da kahvaltı yapıldıktan sonra saat 09:00 Hotelden ayrılarak Çat vadisi yürünecek; sonrasında Hacıbektaş’a hareket edilecektir.
Güzel ülkemin Güzel Atlar Ülkesi Kapadokya; rüzgarın özene bezene işlediği peribacalarıyla, trajedi kokan yeraltı şehirleriyle, bin bir zahmetle kayalara oyulmuş kiliseleri ve manastırlarıyla ve milyonlarca yıllık doğa harikası kayalarıyla parıldarken arkada keşfedilmeyi bekleyen derin bir vadi vardır. Yapayalnızdır bu vadi. Unutulmuştur.
3 – 5 bin kadar güvercinlik vardır bu vadide ve 7 kilometre uzunluğundadır. Çevresi tıpkı Kapadokya’daki gibi milyonlarca yıllık zarif volkanik kayaçlarla kaplıdır. Kayaların içlerindeyse keşişlerin barındığı manastırlar, kiliseler vardır. Ama yine de yalnızdır işte. Çünkü Kapadokya’nın parıldayan güzelliğinin ardında gölgede kalmış, unutulup gitmiştir adeta.
Bu unutulmuşluğa bakıp aldanmamak gerekir. Çünkü vadi oldukça merkezi bir yerdedir. Çat kasabası Nevşehir’e 7 km mesafede, vadi de kasabaya bir kaç kilometre mesafede bulunur. Öyle kuş uçmaz kervan geçmez bir yerde değildir yani. Bu birkaç kilometrelik mesafeden sonra vadi yürüyüşünüz oldukça tepe bir noktadan başlar. Ve bu noktadan Çat Vadisi karşınızda birden arz-ı endam ediverir. Bu manzara, güzelliği öyle bir işlemiştir ki kendini saatlerce bile keyifle izlettirebilir. Bir an için manzarayı bırakıp sağınızdaki tarlaya doğru yürüdüğünüzde epitopu birkaç metre uzunluğunda olan oldukça kısa bir tahta köprü görürsünüz. Bu köprü, iki yakanın vadinin başlangıcında birkaç metre kadar birbirine yaklaştığının ispatıdır. Ve siz daha vadiye inmeden anlarsınız dar bir vadinin sizi beklediğini. Vadiye inmek için aşağıya doğru inen yolu takip edip merdivenleri kullanmamız gerekir. İnerken de oldukça dikkatli olmalısınız çünkü merdivenler oldukça diktir. O zaman da dik bir vadinin sizi beklediğini anlarsınız. Daha inmeden, vadi size kendini bir tahta köprüyle, bir merdivenle tanıtır böylece.
İndiğinizde görkemli bir güzellik bekler sizi. Kayalara oyulmuş binlerce güvercinlik, vadinin ortasından akan ince bir dere, peribacaları, söğüt ağaçları, kuş sesleri ve rengarenk kelebekler.
Yürüyüşünüze başladığınızda vadiyi ortalayarak akan dere her ne kadar yazın ince bir su şırıltısına dönüşse de yol boyunca size eşlik etmeyi ihmal etmez. Serin suları, yürüyüp yorulunca ayaklarınızı dinlendirmeye bire birdir.
Vadinin 3 ya da 4. kilometresi civarında demir merdivenlerle çıkılan güvercinlik tıpkı bir ev gibi tasarlanmıştır. Merdiveni tırmandığınızda şaşırıp kalırsınız. İki katlı, iki odalıdır çünkü. Odalarından biri salon olsa gerek diye düşünebilirsiniz bile. Çünkü nereden baksanız 10 metrekare vardır. Odanın duvarları tıpkı bir duvar kağıdı gibi aşı boyalı süslemelerle bezelidir. Diğer küçük oda ise 2 metrekare kadardır. Üst kata işte bu odadan çıkılır.
Güvercinliği olmayana kız vermezlermiş
Bir zamanlar Çat kasabasında güvercinliği olmayana kız vermezlermiş. Yine geline verilen en kıymetli hediyeler arasında güvercinlikler bulunurmuş. Yani Çat’ın en önemli kültürel unsurlarından birisiymiş güvercinlikler. Roma İmparatorluğu zamanından kalmış bu kültür mirası. Zaman içinde biraz değişse de, 700 lü yıllardan bu yana aynen kalmış. Çünkü bölgede bulunan bağların verimini en fazla artıran şey güvercin gübreleriymiş. Kolayca oyulabilen volkanik kayalara 5-10 metrekare büyüklüğünde güvercinlikler yapılırmış. En küçük güvercinlik 100 güvercin alabilirmiş. Güvercinlikler yüksek yerlere yapılırmış, kenarları da yumurta akları ve alçıyla sıvanırmış ki insanlar ve yabani hayvanlar erişemesin. Güvercinlerin bu kadar korunmasının nedeni ise; güvercin gübrelerinin bölgede bulunan bağların verimini çok arttırmasıymış.
Kapadokya adının köken olarak Katpatuka’dan geldiği düşünülüyor. Katpatuka ise Pers dilinde Güzel Atlar Ülkesi anlamına geliyor.
HACI BEKTAŞ (Nevşehir)
13. yy.da yaşamış büyük düşünür Hacı Bektaş Veli 1948 tarihli Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi ile örtüşen insan, evren ve Tanrı sevgisine ve hoşgörüye dayalı öğretileri bugün yalnızca Anadolu’da değil Balkanlar ve Orta Doğu’da da varlığını sürdüren Bektaşilik tarikatının temellerini oluşturan Hacı Bektaş gezilerek etkinliğimiz tamamlanacaktır.
29 Nisan Pazar gece 22:00 gibi Mersinde olunacaktır.
Katılımcı sayısı 44 ile sınırlı olup katılmayı düşünen arkadaşlarımız bir an önce kayıtlarını yaptırmaları gerekmektedir. Kayıt sırasında araç ve hotel için 100 TL kaparo alınacaktır.
Kanyon girişleri ücretli olup müze kartlarının yada iş bankası kredi kartlarının bulundurulması,
Yol ücreti otel ve kahvaltı ücreti kulübe ait olup diğer giderler katılımcılara ait olacaktır.
Otel yol ücreti yaklaşık 180 TL hesaplanmıştır.

ZİRVE DAĞCILIK VE DOĞA SPORLARI KULÜBÜ
Faliyetlerimize katılım için etkinlik linkini tıklamak yeterli değildir. Katılmak isteyenler kesin kayıt için ekte ismi yazılı görevli arkadaşlardan herhangi birini arayarak isimlerini yazdırmak zorundadır. Kayıt yaptırmadan gelinmesi halinde araçta boş yer yok ise kayıt yaptırmış olanlara öncelik verilecektir. Kayıt yaptırıp gelemeyenler ise uyarılacak ve ikinci tekrarında bir daha etkinliğe kabul edilmeyecektir. Araç saatinde hareket edecektir. Dolayısıyla hareket saatinden en az 10 dakika öncesinde araç hareket noktasında olalım.
IHLARA PROĞRAM DETAYI:
1.GÜN CUMARTESİ (28 NİSAN 2018)
Mersin Zirve Dağcılık Kulübü olarak 28 Nisan 2018 Cumartesi günü sabah saat 06:00 da Mezitli Belediyesi önünden saat 06:30 da Dumlupınar Lisesi önünden Aksaray’a hareket edilecektir. Sabah saat sekiz gibi DEMİRELLER tesislerinde 20 dakikalık kahvaltı ve ihtiyaç molasından sonra Ihlara Kanyonuna doğru yola devam edilecektir. Saat 10:30 gibi yürüyüş başlangıç noktası olan Ilı suda araçlardan inilerek 16 km lik bitki örtüsü, kilise ve şapelleriyle doğa, tarih, sanat ve kültür olgusunun bir arada buluştuğu ,dünyanın ikinci büyük kanyonu olarak Kapadokya’nın doğa harikası Ihlara kanyonunu yürüyeceğiz. Rehberin uygun göreceği yerde öğle yemeği (isteyen sıkma börek) yiyebilecektir. Öğleden sonra saat 16:00 gibi ıhlara kanyonu yürüyüşü tamamlandıktan sonra araçlarımızla Nevşehir Avanos ta bulunan on beş eski Avanos taş evlerinin birleştirilmesi yapılmış butik SOFA Hotele gidilecektir. Yaz ve kış turizminin ortak noktası Nevşehir’in Avanos ilçesinde konumlanan Sofa Hotel, doğanın sanatçı elleriyle şekillendirdiği uçsuz bucaksız kaya oluşumları ve tarihi miraslarıyla iç içe huzurlu bir konaklama imkanı sunuyor. İkişer ve üçer kişi kalacak şekilde belirlenmiş 25 adet iki kişilik, 2 adet de üç kişilik odalarımıza yerleşip duş dinlenme ihtiyaçları sonrasında isteyen Türk gecesinde eğlenecek, Türk gecesine katılmayacaklarda akşam Avanos sokaklarını gezebilecek, Kızılırmak nehrini turlayabilecektir.
2.GÜN : PAZAR (29 NİSAN 2018)
GÜZEL ATLAR ÜLKESİNİN UNUTULMUŞ VADİSİ ÇAT/GÜVERCİNLİK
29 Nisan Pazar gün sabah saat 08:00 da kahvaltı yapıldıktan sonra saat 09:00 Hotelden ayrılarak Çat vadisi yürünecek; sonrasında Hacıbektaş’a hareket edilecektir.
Güzel ülkemin Güzel Atlar Ülkesi Kapadokya; rüzgarın özene bezene işlediği peribacalarıyla, trajedi kokan yeraltı şehirleriyle, bin bir zahmetle kayalara oyulmuş kiliseleri ve manastırlarıyla ve milyonlarca yıllık doğa harikası kayalarıyla parıldarken arkada keşfedilmeyi bekleyen derin bir vadi vardır. Yapayalnızdır bu vadi. Unutulmuştur.
3 – 5 bin kadar güvercinlik vardır bu vadide ve 7 kilometre uzunluğundadır. Çevresi tıpkı Kapadokya’daki gibi milyonlarca yıllık zarif volkanik kayaçlarla kaplıdır. Kayaların içlerindeyse keşişlerin barındığı manastırlar, kiliseler vardır. Ama yine de yalnızdır işte. Çünkü Kapadokya’nın parıldayan güzelliğinin ardında gölgede kalmış, unutulup gitmiştir adeta.
Bu unutulmuşluğa bakıp aldanmamak gerekir. Çünkü vadi oldukça merkezi bir yerdedir. Çat kasabası Nevşehir’e 7 km mesafede, vadi de kasabaya bir kaç kilometre mesafede bulunur. Öyle kuş uçmaz kervan geçmez bir yerde değildir yani. Bu birkaç kilometrelik mesafeden sonra vadi yürüyüşünüz oldukça tepe bir noktadan başlar. Ve bu noktadan Çat Vadisi karşınızda birden arz-ı endam ediverir. Bu manzara, güzelliği öyle bir işlemiştir ki kendini saatlerce bile keyifle izlettirebilir. Bir an için manzarayı bırakıp sağınızdaki tarlaya doğru yürüdüğünüzde epitopu birkaç metre uzunluğunda olan oldukça kısa bir tahta köprü görürsünüz. Bu köprü, iki yakanın vadinin başlangıcında birkaç metre kadar birbirine yaklaştığının ispatıdır. Ve siz daha vadiye inmeden anlarsınız dar bir vadinin sizi beklediğini. Vadiye inmek için aşağıya doğru inen yolu takip edip merdivenleri kullanmamız gerekir. İnerken de oldukça dikkatli olmalısınız çünkü merdivenler oldukça diktir. O zaman da dik bir vadinin sizi beklediğini anlarsınız. Daha inmeden, vadi size kendini bir tahta köprüyle, bir merdivenle tanıtır böylece.
İndiğinizde görkemli bir güzellik bekler sizi. Kayalara oyulmuş binlerce güvercinlik, vadinin ortasından akan ince bir dere, peribacaları, söğüt ağaçları, kuş sesleri ve rengarenk kelebekler.
Yürüyüşünüze başladığınızda vadiyi ortalayarak akan dere her ne kadar yazın ince bir su şırıltısına dönüşse de yol boyunca size eşlik etmeyi ihmal etmez. Serin suları, yürüyüp yorulunca ayaklarınızı dinlendirmeye bire birdir.
Vadinin 3 ya da 4. kilometresi civarında demir merdivenlerle çıkılan güvercinlik tıpkı bir ev gibi tasarlanmıştır. Merdiveni tırmandığınızda şaşırıp kalırsınız. İki katlı, iki odalıdır çünkü. Odalarından biri salon olsa gerek diye düşünebilirsiniz bile. Çünkü nereden baksanız 10 metrekare vardır. Odanın duvarları tıpkı bir duvar kağıdı gibi aşı boyalı süslemelerle bezelidir. Diğer küçük oda ise 2 metrekare kadardır. Üst kata işte bu odadan çıkılır.
Güvercinliği olmayana kız vermezlermiş
Bir zamanlar Çat kasabasında güvercinliği olmayana kız vermezlermiş. Yine geline verilen en kıymetli hediyeler arasında güvercinlikler bulunurmuş. Yani Çat’ın en önemli kültürel unsurlarından birisiymiş güvercinlikler. Roma İmparatorluğu zamanından kalmış bu kültür mirası. Zaman içinde biraz değişse de, 700 lü yıllardan bu yana aynen kalmış. Çünkü bölgede bulunan bağların verimini en fazla artıran şey güvercin gübreleriymiş. Kolayca oyulabilen volkanik kayalara 5-10 metrekare büyüklüğünde güvercinlikler yapılırmış. En küçük güvercinlik 100 güvercin alabilirmiş. Güvercinlikler yüksek yerlere yapılırmış, kenarları da yumurta akları ve alçıyla sıvanırmış ki insanlar ve yabani hayvanlar erişemesin. Güvercinlerin bu kadar korunmasının nedeni ise; güvercin gübrelerinin bölgede bulunan bağların verimini çok arttırmasıymış.
Kapadokya adının köken olarak Katpatuka’dan geldiği düşünülüyor. Katpatuka ise Pers dilinde Güzel Atlar Ülkesi anlamına geliyor.
HACI BEKTAŞ (Nevşehir)
13. yy.da yaşamış büyük düşünür Hacı Bektaş Veli 1948 tarihli Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi ile örtüşen insan, evren ve Tanrı sevgisine ve hoşgörüye dayalı öğretileri bugün yalnızca Anadolu’da değil Balkanlar ve Orta Doğu’da da varlığını sürdüren Bektaşilik tarikatının temellerini oluşturan Hacı Bektaş gezilerek etkinliğimiz tamamlanacaktır.
29 Nisan Pazar gece 22:00 gibi Mersinde olunacaktır.
Katılımcı sayısı 44 ile sınırlı olup katılmayı düşünen arkadaşlarımız bir an önce kayıtlarını yaptırmaları gerekmektedir. Kayıt sırasında araç ve hotel için 100 TL kaparo alınacaktır.
Kanyon girişleri ücretli olup müze kartlarının yada iş bankası kredi kartlarının bulundurulması,
Yol ücreti otel ve kahvaltı ücreti kulübe ait olup diğer giderler katılımcılara ait olacaktır.
.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


*